HUZURLU YAŞAM ALANLARI

Site Bahçelerinde Bitki Hastalıkları ve Mücadelesi

Site yönetimi yapan firmaların bahçe peyzaj işlerinde çalışan personellerinin bilmesi gereken konular. Bitki hastalıkları, zararlıları ve önlemleri ile ilgili yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz.

Süs Bitkileri Hastalık ve Zararlıları

Süs Bitkilerinde Yaprak Bitleri (Aphididae)

Site bahçelerinde yetiştirilen bitki hastalıkları ve mücadelesi;  zarar veren yaprak bitlerinin dişilerinin vücut rengi yeşil ve kırmızının bütün tonlarında olup, baş ve göğüs siyah renklidir. Erkekler genelde siyah renklidirler. Boyları 2 ve 3.5 mm. kadar olur. 10 ya da 15 günde bir ergin olurlar. Yılda 10 ya da 16 kere döl verirler. Taze sürgün ve yapraklara hücum ederek beslenirler. Gül yaprak biti hortumunu bitki dokusu içine sokarak ve özsuyu emer. Koloniler halinde sürgün, tomurcuk ve yapraklarda bulunur. Bu nedenle yoğun olduğu durumlarda gül tomurcuklarının normal gelişmesi duraksar, büyük zarara neden olurlar. Çünkü bu devrede mücadelelerini yapılması gerekir. Aksi takdirde büyük ekonomik kayıplara neden olurlar.

Süs Bitkileri Hastalık ve Zararlıları Mücadelesi

Kültürel Önlemler : Ortamın otsuz bulundurulması, toprak işlemesi, sulama ve gübrelemenin zamanında yapılması çok önemlidir.

Kimyasal Mücadele : Sürgün ve taze yaprakların alt yüzünde yaprak biti kolonileri görülmeye başladığı zaman ilaçlamaya geçilmelidir. Bitkinin sürgün, yaprak altı ve tomurcuklarına ilaçlı su değecek şekilde ilaçlama yapılmalıdır. Dolayısı ile ilaçlamadan hemen sonra yağmur yağarsa ilaçlama tekrarlanmalıdır.

Süs Bitkilerinde (Karanfil–Krizantem–Gerbera) Yaprak Galeri Sineği (Liriomyza trifolii)

Erginleri 1.3 ve 2.3 mm boyunda gri ya da siyah renktedir. Larvaları, en fazla 3 mm boyunda beyaz ya da sarı renkte ve şeffaf olurlar. Erginleri bitkinin tüm yapraklarında, larvaları galeri içinde bulunurlar. Sera şartlarında sıcaklığa bağlı olarak ergin çıkışları yıl boyunca görülmektedir.

Bir dişi yaşamı boyunca krizantemlerde 600 civarında yumurta bırakırlar. Ayrıca yumurtalar azami 2 ile 5 gün içinde açılır, çıkan larvalar yaprak dokusu içine girerek burada beslenirler. Larvalar gelişimini 2 ya da 10 günde tamamlar. Olgun larva kendisini dışarı atar, toprak içinde veya yaprak yüzeyine kendisini yapıştırarak pupa olur. Pupalar, tekrar 6 ya da 19 günde açılır. Zararlı, bir dölünü sıcaklığa bağlı olarak 11 ile 25 gün arasında vermektedir.

Bu zararlı, bütün mevsim boyunca yazın yabancı otlar ve sebzeler üzerinde görülmektedir. Dişiler yapraklardan küçük yaralar açar, buradan özsu ile beslenirler. Bu besleme delikleri sarararak küçük lekeler meydana getirirler. Larvalar yaprakların iki zarı arasında kalan etli doku (epidermis) ile beslenir ve galeri oluştururlar. Daha sonra zarar görmüş bölgeler sararıp kurur ve yapraklar dökülür. Bu zararlılar, genç bitki ve fidelerde gelişmeyi geciktirir. Kalite ve verim kaybına neden olurlar.

Gül Filiz Arısı (Syrista parreyssi)

Ergin 20 mm boyda ve parlak siyah renklidir. Vücudun üst kısmında kirli sarı renkte üçgen biçimli leke vardır. Kışı olgun larva halinde gül sürgüsü içinde geçirir.

Erginler açtıkları yuvarlak deliklerden bulundukları sürgünleri terk ederler. Mayıs ayı içinde uçuşan erginler bir yıllık gül sürgünleri içine yumurta koyarlar. Dolayısıyla içine yumurta konan sürgünlerin uç kısımları derhal aşağı doğru sarkar ve bir iki gün içinde uçtan kurumaya başlar.

Yumurtalar genel olarak 6-8 gün içinde açılırlar. Çıkan larvalar sürgün içinde özü yiyerek aşağı doğru inerler. Sürgünlerdeki kurumalar larvaların aşağı doğru ilerlemelerine paralel olarak ilerler. Özü yenmiş sürgün içinde kışlarlar. Yılda bir kere döl verirler.

Gül Filiz Arısı Mücadelesi

Kültürel Mücadele: Bitki hastalıkları ve mücadelesi ile Seralarda veya sera çevresinde kış temizliği yapılırken zararlının içinde kışladığı özü yenmiş kuru gül dalları özün bulunduğu kısımdan kesilerek hemen yakılmalıdır. Zararlı sürgün içinde yaşadığından kimyasal mücadele gereklidir.

Kimyasal mücadele: Mücadele zamanı Mayıs sonu Haziran ortasıdır. 1. ilaçlamadan 15 ile 20 gün sonra 2. ilaçlama yapılmalıdır. Güllerin her tarafının özellikle sürgün uçlarının iyice ilaçlanmasına dikkat edilmelidir.

Gül Filiz Burgusu (Ardis brunniventris)

Ergin 5 ile 6 mm boyunda siyah görünüşlü bir arıdır. Erginler Mart sonu ya da Nisan başı uçuşmaya başlarlar. Yumurtadan 6 ile 8 gün sonra çıkan larvalar sürgün ucundan içeriye girer ve sürgünün öz kısmını yemeye başlarlar. Mayıs’ın ilk yarısında olgunluğa erişen larva sürgün ucuna yakın yuvarlak bir delik açıp kendisini toprağa atar ve kışı geçirir. Erken ilkbaharda pupa olurlar. Yılda bir kez döl verirler. Larvaları gül filizlerinin içinde yaşar.

Sürgünlerin ucundan itibaren 3 ile 15 cm kadar uzunlukta galeri açarak zarar verilir. Çünkü zarar gören sürgünlerin gelişmesi durur, aşağı doğru sarkar ve zamanla kurur.

Gül Filiz Burgusu Mücadelesi

Kültürel önlemler : “Kış vurgunu” olarak adlandırılan zarar görmüş kuru dallar özün bulunduğu kısımdan kesilip yakmaktır.

Kimyasal mücadele zamanı bölge koşullarına göre değişme gösterilebilir. Genellikle erginlerin ve ilk larva arazının görüldüğü Mart sonu ya da Nisan ortasıdır.

Kimyasal Mücadele : Ergin çıkışı dikkate alınarak 1. ilaçlamadan 15 gün sonra 2. ilaçlama yapılmalıdır. Güllerin her tarafının özellikle sürgün uçlarının iyice ilaçlanmasına dikkat edilmelidir. Sıcaklığın yüksek olduğu zamanlarda ilaçlama yapılmamalıdır.

Gül Bitki Hastalıkları

Gül Hortumlu Böceği (Rhynchites hungaricus)

Ergin 5 ile 7 mm uzunlukta hortumlu bir böcektir. Erginler genel olarak nisan sonu ve mayıs başlarında gül tomurcuklan üzerinde görülürler. Güneşli saatlerde hareketlidirler. Tehlike anında kendilerini toprağa atıp saklanırlar. Dişiler yumurtalarını açılmakta olan gül tomurcukları içine koyarlar.

Hortumları ile önce tomurcuklarda delikler açarlar. Genellikle yumurtalarını çanak yapraklarının çevrelediği kısmın altına açtığı delikler içinde 2 mm kadar derinliğe bırakır. 8 ile 12 Günde açılan yumurtalardan çıkan larvalar tomurcuk içinde beslenirler. Olgun larva tomurcukları terk ederek toprak içine geçer. Yılda bir döl verir. Erginlerin açılmakta olan tomurcuklarda yaptığı zarar önemlidir. Yumurtlama sırasında tomurcukları kırparak yere serer, bir kısım tomurcuklar da dallarda asılı kalır. Genel olarak zarar gören tomurcuklar açılmaz, verim azalır.

Gül Hortumlu Böceği Mücadelesi

Kültürel Önlemler : Delinmiş gül tomurcuklarının koparılıp yok edilmesi, yoğunluğun azalması ve gelecek yılın zararını önlemesi bakımından önemlidir.

Kimyasal Mücadele : Zararlının yaşayışı dikkate alınacak olursa, nisan sonu ile mayıs ortası ilaçlama için en uygun zaman olarak seçilir.

SÜS BİTKİLERİ HASTALIKLARI

Hayat olayları seyrinin canlıya zararlı olacak derecede normalden uzaklaşması olayına hastalık denir. Hayat olayları seyrinin normalden uzaklaşması; solunumda, asimilasyon ve transprasyonda, çimlenmede, su ve besin maddelerinin alımı ve iletilmesinde gelişme ve farklılaşmada görülür. Çünkü hastalanma, değişen ve ilerleyen, birbiriyle ilişkili fiziksel ve biyokimyasal olaylar serisidir. Hastalanma sonucu; yeşil kısımların sararması, belirli organların veya bölgelerin ölmesi, solgunluk, çürüklük, tümör oluşumu, gelişmede gerileme belirtileri olarak karakterize edilebilir. Site Yöneticileri Bitki Hastalıkları ve Mücadele konusunda bilgi sahibi olmalılar.

Gül Küllemesi (Sphaerotheca pannosa var. Rosae)

Gülün yaprak, sürgün ve tomurcuklarında görülür. Hastalıklı yapraklar kıvrılır, oluklaşır ve sertleşir. Hafifçe kızarır ve beyaz bir toz benzeri küf örtüsüyle kaplanır. Küf örtüsü çanak yapraklarda ve saplarda da görülür. Külleme bazen tomurcukların küçülmelerine ve açılmamasına neden olur.

Gül Küllemesi Mücadelesi

Kültürel Önlemler : Fazla sulamadan özellikle sisleme şeklindeki sulamadan kaçınılmalı ve hastalık görülen bitki kısımları budanmalı, bitkinin iyi gelişmesi sağlanmalıdır.

Gece ve gündüz arası ısı farklılıkları küllemenin etkisini arttırıcı rol oynamaktadır. Sera tabanının fazla nemli bırakılmaması sağlanmalıdır.

Kimyasal Mücadele : Yaprak ve tomurcuk teşekkülü görüldüğünde ilk ilaçlamaya başlanılmalı, birer hafta aralıklarla 5-6 ilaçlama yapılmalıdır.

Güllerde Karaleke (Diplocarpon rosae)

Bu hastalığa yakalanan güllerde yapraklar kısmen veya tamamen dökülür. Böylece gövde zayıflar, sap kısalır, gonca kalitesi ve iriliği azalır.

İleri dönelerde goncalar kurur. Zarar bitkinin bütün bölümünde görülür, bitki verimden düşer, seralarda kış ölümleri görülebilir. Başlangıçta yaprak üzerinde ya da altında kahverengiden siyaha düzensiz lekeler oluşur.

Kara lekenin yaprakta yaptığı morumsu kahverengiden siyaha kadar değişen lekelerin kenarları tırtıklıdır. Hastalık aynı zamanda goncaların petallerinde (taç yaprak) de kırmızı noktalar ve şekil bozukluğu oluşturduğu gözlenir. Gonca sertleşir ve açılması engellenir. Düşük azot, yüksek fosfor ve potaslı gübreleme ile, kültürel mücadele (dikim aralığının en az 40 x40 cm olması) ve fungusit uygulamaları ile (budamadan hemen sonra) karaleke ile başarılı mücadele verilmektedir.

Kimyasal Mücadele : İlkbaharda tomurcuklar açılmadan önce suda ıslanabilir kükürtlü preparatlar. ( WP % 80 formundaki toz kükürtler ) kullanılır. Ya da Bitki Hastalıkları ve Mücadelesi, Nemli dönemlerde ise 7-10 günlük aralarla, Captan veya Maneb (Dikotan/Dithane M-22) etken maddeli ilaçlardan birisiyle yaprakların üst ve alt yüzleri ilaçlanmalıdır.

Gül Mildiyösü (Peronospora sparsa)

Bu tür bitki hastalıkları ile mücadele, sonbahar ve ilkbaharda gece sıcaklığının düşük ve havalandırılmayan seralarda yaygın etki yapar.

Özellikle genç bitkilerde Bitki Hastalıkları ve Mücadelesi, yaprak ve dallar üzerinde, çiçek sapında, gonca ve çanak yapraklarda hastalık görülür. Yapraklarda morumsu kırmızıdan siyaha kadar değişen renkte şekilsiz lekeler olarak görülürler. Yapraklar sararır ve sonunda şiddetli yaprak dökümleri olur.

Nemli ortamlarda yaprak alt yüzeyleri sporlarla doludur. Gül küllemesinde ise bunun tam tersi yaprağın üst yüzeyi sporlarla doludur. Diğer hastalıklarda olduğu gibi aynı kültürel önlemler alınmalıdır.

Kimyasal mücadelede özellikle yaprakların alt yüzeylerinin ıslatılmasına dikkat edilmelidir. İlaçlamalarda : Maneb, (Dikotan Dithane M-22 ), Ziram, Captan, Benomyl ( Benlate ), Mancozeb ( Dithane M-45, Manzate vb) terkipli ilaçlardan birisi kullanılmalıdır.

Güllerde Pas Hastalığı (Phragmidium mucronatum)

Önce yaprak, dal ve tomurcuk saplarında sarımtırak lekeler halinde görülür. Çünkü daha sonra bu lekeler turuncuya dönüşür. Sap ve çanak yapraklarında olan bulaşmalardan dolayı tomurcuklar açılmaz. Yapraklarda lekeler oluşturduğundan yaprak fonksiyonunu yapamaz.

Mücadelesi Kültürel Önlemler: Bitki Hastalıkları ve Mücadele, Hastalık bitkinin herhangi bir yeşil aksamı üzerinde portakal renkli veya sarı lekeler halinde görülmeye başlar. Dolayısıyla yaz sonu veya sonbahar başlangıcında bu lekeler siyah bir görünüş alırlar. Toprağa düşen yapraklar toplanarak imha edilmeli ya da derince gömülmelidir. Bitkileri fazla sık dikmemeli, zararlı sulamalardan kaçınmalı, bol havalandırma ve ışık sağlanmalı, seralarda nemi % 85’in altında tutmalı, yere düşen yaprak ve dalları toplayıp yakmalı, sürgünlerde belirtiler görülür görülmez budama yaparak kesilen kısımları derhal yakmak gerekmektedir.

Gereğinden fazla azotlu gübre kullanılmamalı yani fosforlu gübrelere yer verilmeli, pasa dayanıklı çeşitler yetiştirilmeli, hastalıklı ya da mukavim olmayan bitkilerden aşı gözü alınmamalıdır.

Kimyasal Mücadele: Çiçek tomurcukları kırmızı uç göstermeden 20 ile 25 gün önce birinci; birinciden 10 ile 15 gün sonra ikinci; hasat biter bitmez üçüncü ilaçlama yapılmalıdır.

Daha detaylı bilgileri TAGEM den okuyabilirsiniz

YGBS, yaşam alanlarında güven ve huzur ortamı sunuyor.
Başarının insanla birlikte mümkün ve anlamlı olduğuna inanırız. Çalışanlarımızın ve yöneticilerimizin güvenilirliği; Sözün ve davranışın tutarlılığı, özün sözün bir oluşudur. İtibarımızı her şeyin önünde tutar, hiçbir maddi menfaate feda etmeyiz. Teknolojik gelişmelere ve standartlara uygun olarak siteler, tesisler için profesyonel tesis yönetim hizmeti veririz.
Yahya SAĞIR
Yönetim Kurulu Başkanı
Canlı Destek
Canlı Destek
YGBS WhatsApp Hattı
YGBS'ye hoş geldiniz, yardıma ihtiyacınız olursa bu mesajı yanıtlayın, çevrimiçiyiz ve yardım etmeye hazırız.